674 sayılı KHK kapsamında çok sayıda üniversitede doktorasını bitiren araştırma görevlisi, ‘ihtiyacımız yok’ denilerek gönderildi. Ancak dün YÖK, bin tane araştırma görevlisi ilanına çıktı. İlan çıkanlar arasında ihtiyacı olmadığını söyleyen üniverstiler de bulunuyor. ÖGESEN Genel Başkanı Özkoçak, “Doktorasını bitiren ÖYP’lilere ‘işsizsiniz’ diyen üniversiteler hangi gerekçe ile araştırma görevlisi kadrosu açtı” diye sordu…
15 Temmuz darbe girişiminin ardından çıkarılan 674 sayılı KHK ile Öğretim Üyesi Yerleştirme Programı (ÖYP) kapsamında binlerce araştırma görevlisi üniversiteler tarafından ‘ihtiyacımız yok’ denilerek gönderildiği için işsiz kalırken, YÖK dün bin tane araştırma görevlisi ilanına çıktı. İlana çıkan üniversiteler arasında doktorasını bitiren araştırma görevlilerine ‘ihtiyacımız yok’ diyenler de bulunuyor.
Konuyla ilgili sozcu.com.tr’ye bilgi veren Öğretim Elemanları Sendikası (ÖGESEN) Genel Başkanı Vahdet Özkoçak, “Bilindiği gibi hain darbe girişiminin ardından başlayan süreçte terör ile mücadele kapsamında yayınlanan KHK’lardan biri olan 674 sayılı KHK ile ÖYP kapsamında atanmış yaklaşık 14 bin araştırma görevlilerinin kadroları YÖK’ün isteği üzerine daimi statüden geçici statüye alındı, kazanılmış haklar gasp edilerek adeta bir hukuk faciasına imza atıldı. Bu şekilde 14 bin araştırma görevlisi ülkemizin acil olarak neredeyse 25 bin öğretim üyesine ihtiyacı varken doktora sonrası işten atıldı. Başlarda ÖYP kapsamında atanan bütün araştırma görevlileri FETÖ’cü gibi gösterilmeye çalışıldı, hatta bir üniversitenin rektörü katıldığı bir yayında ÖYP’lilerin tamamının fetöcü olduğunu ve hiç birini üniversitede barındırmayacağını söyleyecek kadar ileri gitti” dedi.
MESELENİN FETÖ OLMADIĞI TEYİT EDİLDİ
Ancak yaşanan sürecin meselenin FETÖ ile alakası olmadığını gösterdiğinin altını çizen Özkoçak, şöyle devam etti: “İhraç olan ÖYP’li oranı şu ana kadar yalnızca yüzde 1,25’dir. Zaten süreç ile YÖK Başkanı Yekta Saraç ve Ak Parti TBMM Eğitim Komisyonu Sözcüsü Ankara Milletvekili Ertan Aydın da basına verdikleri demeçler ile meselenin FETÖ ile alakalı olmadığını teyit ettiler, daimi statü olarak geçen sınırsız süreli sözleşmeli bir kadro olan 33/a kadrosu hakkının ‘daha başından alınmış yanlış bir karar’ olduğunu ve zaten kaldırılmasının uzun zamandır düşünüldüğünü belirttiler. Bu karar terör KHK’sı ile getirilmiş olmasına rağmen akademik yeterlilik ve dünya standartları ile açıklanmaya çalışıldı ve ÖYP’lilere iftira atıldığı ile kalındı.”
“YÖK KENDİSİYLE ÇELİŞİYOR”
ÖYP’yi kaldıran, ÖYP’lileri bir an önce işten atmaya çalışan ve kadrolarını ellerinden alarak akademik yeterlilikle bunu açıklamaya çalışan YÖK’ün şimdi de ‘İhtisaslaştırılmış ÖYP’ adı altında bir sistem kurduğunu belirten Özkoçak son olarak ÖYP’lilerin elinden alınan yaklaşık bin adet ‘daimi’ statülü kadro açıldığını ve YÖK’ün yine kendisi ile çeliştiğini vurguladı.
Özkoçak, “Elbette ki artık bu kadrolara alımlar son alım hariç, eski ÖYP’nin aksine mülakatladır. Böylece ÖYP’lilerin neden işten atılmaya çalışıldığı da anlaşılıyor. Elbette bu çok büyük haksızlık ve düzeltilene kadar çalışmaya devam edeceğiz. ÖYP’lilerin kazanılmış haklarını umuyoruz geri alacağız” dedi.
Bu konudaki çalışmalarında 10 Kasım tarihinin kendileri için önemli olduğunu, 674 Sayılı KHK’nın Meclis’te bu tarihte görüşüldüğünü kaydeden Özkoçak, “Bir gün öncesine kadar süren yoğun çalışmalarımız ve muhalefet partilerimizin de desteği ile hükümetimiz ile anlaşılmış ve yapılacak madde değişikliği ile sorunumuzun çözüleceğini öğrenmiştik. Ancak yine son andaki müdahaleler, sinsi bir ÖYP ve liyakat düşmanlığı ve yanlış bilgilendirmeler ile son anda bu değişiklik iptal edilmiş ve sonraki KHK’larda düzenleneceği Başbakan Yardımcısı Sayın Canikli tarafından bildirilmiştir. Umuyoruz bu söz tutulacak ve bu hak gaspı bitecektir” dedi.
Bununla birlikte, “Bu sinsi planı devreye sokturan kirli ellere sormak istiyoruz” diyen Özkoçak, sorularını şöyle sıraladı:
İhraç edilen toplam 751 araştırma görevlisi içinde ÖYP’li sayısı 154 iken ve bunun tüm ÖYP’liler içindeki oranı yüzde 1.25 iken ÖYP’liler hakkında FETÖ’cü algısı yaratılıp bakanlar kurulu yanlış bilgilendirilerek niye insanlar işinden edildi?
Üniversiteler tarafından YÖK’e yapılan ÖYP’lileri istemiyoruz, kendi araştırma görevlimizi kendimiz seçemiyoruz baskısı bu kararda etkili olmuş mudur? Mülakat sisteminin getirilmesinin sebebi bu mudur?
Bu değişiklik, hocalarına YÖK Başkanının tabiri ile Usta-Çırak (köle) ilişkisi ile biat etmeyen kişilerin üniversiteler tarafından rahatça işten atılabilmesini sağlamak amacı ile mi yapılmıştır?
ÖYP’liler ve 33/a (daimi statülü) araştırma görevlisi kadrosu için yürüyen merdivene biner gibi Profesör oluyorlar diyen YÖK Başkanımız Lisans eğitiminden profesörlüğüne kadar aynı üniversitede bulunduğunun ve hala YÖK tarafından 33/a kadrosu ile ilana çıkıldığının farkında mıdır?
YÖK 33/a kadrosu ve iş garantisi vererek aldığı ÖYP araştırma görevlilerinin iş garantilerini alarak “Kazanılmış Hak” ve “Öngörülebilirlik İlkesi”ni çiğneyerek devletimizin itibarını düşürdüğünün, binlerce farklı mağduriyete yol açtığının ve hakları sorgusuz gasp ettiğinin farkında mıdır?
24 Kasım 2016 tarihi itibari ile YÖK tarafından yayınlanan bin tane araştırma görevlisi ilanına çıkmıştır. Suçsuz ÖYP’lilerin 33/a kadrosuna tekrar geçişini uygun görmeyen İzmir Katip Çelebi Üniversitesi hangi gerekçe ile 11 tane 33/a kadrosuna araştırma görevlisi talep etmiş ve YÖK bu duruma nasıl göz yummuştur? Kadrolar direk merkezden üniversitelerin talebi olmadan açıldı ise mevcut ÖYP’lilerin hiçbir gerekçe olmadan işten atılmalarının sebebi nedir?
Aynı şekilde ÖYP Araştırma görevlilerine “Doktoranız bittikten sonrası için ek alternatifler düşünün” diyen Anadolu Üniversitesi de görüldüğü üzere araştırma görevlisi kadrosu açmıştır.
İhtiyacımız yok diyerek doktorasını bitiren ÖYP’lilerin ilişiklerini kesen Bitlis Eren Üniversitesi’nde 1 ay içinde nasıl bir ihtiyaç ya da sebep oldu da araştırma görevlilerine ihtiyaç duyarak kadro talebinde bulundu?
Doktorasını bitirmiş ÖYP’lilere ayın 14’ü itibariyle işsizsiniz diyen Kocaeli Üniversitesi nasıl bir gerekçe ile 6 araştırma görevlisi kadrosu açmıştır?
Aynı şekilde doktoralarını bitiren ÖYP’lilere ilişik kesileceğini bildiren Gazi Üniversitesi’nin yine daimi statü ile açtığı onlarca araştırma görevlisi kadrosu
ÖYP’lilere araştırma görevlisine ihtiyacımız yok diyen İstanbul Medeniyet Üniversitesi de iş araştırma görevlisini kendisi seçmeye gelince “Tabii ki isteriz” diyenlerden
“DEVLETİN ÜNİVERSİTELERİ BÜTÜN MİLLETİMİZ İÇİN”
YÖK’ün 24 Kasım 2016 tarihinde üniversitelere bin adet 33/a kadrolu araştırma görevlisi alma imkanı verdiğine değinen Özkoçak, “ÖYP’li araştırma görevlilerini ‘ihtiyacımız yok’ diyerek ilişiklerini kesmeye çalışan birçok üniversite mülakat geldikten sonra nasıl oluyorsa birçok kadro açmıştır. Başında beri bu bir sinsi plan dedik. Yukarıdaki örnekler de gösteriyor ki sinsi plan tabirimiz sonuna kadar doğrudur. Artık YÖK ve üniversitelere ciddi bir revizyon gerekli. Devletin üniversiteleri bütün milletimiz içindir ve kimsenin babasının çiftliği gibi yönetmeye hakkı yoktur. Bu çok bariz problemlerin en kısa zamanda çözülebilmesi için meclisimizi göreve davet ediyor ve işin mutfağında olan akademisyenler olarak her türlü sorunun çözümünde sonuna kadar destek vermeye hazır olduğumuzu sizlerin aracılığı ile tekrar belirtiyoruz.”
